Savaşın Kazananı Olmaz!

 


Başkenti cehennemin dibi olan İsrail İran'a bugün (13 Haziran 2025) savaş açtı…
  • İsrail sabaha karşı İran'a büyük çaplı hava ve drone saldırıları düzenledi. Operasyonun kod adı “Rising Lion” ve hedefinde Natanz ve Fordow gibi nükleer tesisler, İran Devrim Muhafızları’nın üst düzey komutanları ve nükleer bilim insanları vardı. İsrail Başbakanı Netanyahu, İran’ın çok kısa sürede nükleer bomba üretebileceğini iddia ederek bu saldırıyı önleyici bir tedbir olarak sundu.
  • Saldırılar sonucu İran Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Hossein Salami, Genelkurmay Başkanı Mohammad Bagheri ve diğer yüksek rütbeli isimler ile birkaç nükleer bilim insanı hayatını kaybetti. İran devlet medyası bu kayıpları doğruladı.
  • İran anında misilleme amacıyla yüzlerce drone ve balistik füze fırlattı. İsrail’in Demir Kubbe savunma sistemi çoğunu imha etti, İsrail şehirlerinde sirenler çaldı; Tel‑Aviv ve Kudüs civarında patlama sesleri duyuldu. Tel‑Aviv, Kudüs ve diğer bölgelerde sirenler çaldı; bazı füzeler sığınaklara yakın noktalara düştü ve 7 kişi yaralandı.
  • Uluslararası hava sahası kapatıldı, hava trafiğinde aksaklıklar yaşandı, özellikle İran, Irak, İsrail ve Ürdün hava sahasında; uçuşlar ya iptal edildi ya da farklı rotalara yönlendirildi.
  • Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi olağanüstü toplanma kararı aldı, BM’de gerginlik yüksek; ABD, İngiltere, Japonya ve Suudi Arabistan gibi devletler hem tarafları itidale davet etti.
  • Petrol fiyatları %5–6 oranında yükseldi, küresel piyasalar Ortadoğu’ya dair korku ve endişelerle sarsıldı.

Özetle: Bugün İsrail, İran’a karşı benzeri görülmemiş bir saldırı başlattı (en büyük askeri operasyonunu), İran da karşılık verdi. Şu anda durum kararlı, tehlikeli ve hızla değişiyor. İran misillemesi, bölgeye yayılabilecek etkiler ve diplomatik yansımalar çok önemli gelişmeler muhtemeldir.

İran niçin etkili ve hızlı bir cevap veremedi?

İran’ın İsrail’in son saldırısına karşı etkili ve hızlı bir yanıt verememesi, birkaç önemli nedene dayanıyor:

1. Saldırı Beklenenden Daha Ani ve Yoğun Oldu

  • İsrail’in saldırısı yüksek teknoloji ile donatılmış, koordineli ve eş zamanlı olarak birçok hedefi vurdu.
  • İran’ın savunma sistemleri bu kadar yoğun ve eş zamanlı saldırıya karşı hazırlıklı değildi.
  • Özellikle Natanz ve Fordow nükleer tesisleri ile Devrim Muhafızları üsleri hedef alınarak İran’ın komuta zinciri ciddi şekilde zayıflatıldı.

2. Komuta Kademesi Vuruldu

  • İsrail saldırılarında üst düzey isimler öldürüldü: Devrim Muhafızları Komutanı, Genelkurmay Başkanı ve bazı nükleer bilim insanları.
  • Bu durum, İran’ın operasyonel karar alma sürecini aksattı ve süratli bir misilleme kabiliyetini zayıflattı.

3. Siber Saldırı ve Elektronik Karıştırma

  • Saldırının hemen öncesinde ve esnasında İran’ın radarları, hava savunma sistemleri ve iletişim altyapısı siber saldırıya uğradı.
  • İran bazı radar istasyonlarını geçici olarak kaybetti; bu da erken uyarı sistemlerini devre dışı bıraktı.

4. İran'ın Cevap Verme Dili: Asimetrik Strateji

  • İran, doğrudan savaş yerine çoğu zaman dolaylı yollarla (vekalet savaşları, milis gruplar, uzun vadeli misillemeler) yanıt verir.
  • Bu da hemen ve doğrudan karşılık verilmemesine neden oldu.
  • Misillemelerin çoğu zaman Irak, Suriye, Lübnan veya Yemen üzerinden yapıldığı unutulmamalı.
  • Fakat bu dolaylı yollar nerdeyse tamamen devre dışı kaldı.

5. İç Güvenlik ve Karışıklık

  • İran iç kamuoyunda panik oluştu, özellikle şehirlere sirenlerin çalması, hava savunma füzelerinin bazı bölgelerde yanlış ateşlenmesi gibi durumlar yaşandı.
  • Bu da askeri düzeni ve disiplinli karşılık verme kapasitesini geçici olarak sarstı.

6. Uluslararası Baskı ve Caydırıcılık

  • İsrail saldırılarını ABD ve bazı Batılı ülkeler dolaylı yoldan destekledi ya da görmezden geldi.
  • İran ise doğrudan topyekûn bir karşılık verirse uluslararası baskının ve yaptırımların artacağını bildiğinden daha temkinli davrandı.

İran ne yaparsa etkili bir cevap vermiş olur?

Teorik olarak İran'ın, İsrail Başbakanı’nı, Savunma Bakanı’nı, Genelkurmay Başkanı’nı, Nükleer tesislerini ve Hava üslerini doğrudan ve başarılı bir şekilde hedef alması, İsrail’in kendisine yaptığı saldırının eşdeğeri hatta daha ötesi bir cevap olurdu.

Ancak bu senaryo hem fiilen çok zor hem de bölgesel ve küresel sonuçları çok ağır olur. Etkili cevaplar şunlar olabilir;

1. Kapsamlı Balistik Füze Saldırısı – Stratejik Hedefler

  • İran bugüne kadar yaklaşık 150 adet balistik füzeyle Operation True Promise III adı altında misilleme yaptı.
  • Daha etkili bir hamle, ABD üsleri (Irak, Katar), stratejik havaalanları ve İsrail'deki askeri tesisleri hedef alan kombine bir balistik/drone saldırısı olabilir.
  • Özellikle yeni tanıtılan, radar karıştırma dirençli QassemBassir MRBM füzelerle kritik hedeflere yönelmek Iran’ın caydırıcılığını güçlendirir.

2. Umman Körfezi ve Hürmüz Boğazı Sabotajı

  • Reuters ve Barron’s'a göre İran, Şah denizi rotalarının kesilmesi veya Kızıldeniz’de Husi probeleriyle İsrail gemilerinin saldırıya hedef olması olasılık dahilinde.
  • Böyle bir hamle petrol fiyatlarını hızla yükseltebilir, küresel ekonomi üzerinde baskı oluşturur ve İran’ın stratejik önemini artırır.

3. Vekil Gruplarla Eş Zamanlı Saldırı

  • Şu anda doğrudan tepki büyük ölçüde başarısız oldu; bu kapsamlı misilleme, Hezbollah, Iraklı milisler ve Husiler ile koordine edilirse, çok yönlü baskı yaratır.
  • Bu model, İsrail savunmasını meşgul eder ve İran’ın “etkili yanıt” verdiği algısını güçlendirir.

4. Siber-sabotaj Operasyonları

  • İsrail’in kritik altyapısı (elektrik, su, iletişim, hava savunma kontrol sistemleri) hedef alınabilir.
  • ABD Müsteşarları da İran’ın siber yeteneklerini ve “maliyet-etkin etki” gücünü ciddi şekilde değerlendirmekte.

5. Nükleer Protokolden Resmi Çekilme

  • Yaralı gururu onarmak için İran, IAEA denetimlerini askıya alıp silah yapım sürecini resmi olarak hızlandırabilir. Reuters ve Foreign Affairs, bunun yüksek etkili ama riskli bir strateji olduğunu belirtiyor.

Eş zamanlı Kombine “Etkili Darbe” Senaryosu:

  1. 150+ balistik füze ile stratejik hedeflere isabet;
  2. Hürmüz Boğazı'nda taşımacılığa saldırı;
  3. Proxy koordineli füze/İHA dalgaları (Lübnan, Irak, Yemen);
  4. Siber saldırılar kritik altyapıya kesintiye yol açacak;
  5. Nükleer program resmi şekilde hızlanır (denetim çekilmesi).

Bu kombinasyon, yalnızca askeri değil stratejik, ekonomik, diplomatik baskı da içerir—İran’ın etkili bir dönüş yaptığı algısını güçlendirebilir.

Gerçekçi Değerlendirme: Engeller ve Riskler

  • Mevcut durumda İsrail, İran’ın balistik rampalarını büyük oranda imha etti; bu da balistik hücum kabiliyetini sınırlıyor.
  • Proxy grupların etkinliği de zayıfladı; bağımsız koordinasyon zorlaşabilir.
  • Hürmüz ya da siber tahribat güçlü mesaj olabilir, ama ABD doğrudan müdahale riski artar. İran da bu yüzden dikkatli hesap yapıyor.

Sonuç:

  • İran’ın 13 Haziran’daki ilk misillemesi (True Promise III, 150 balistik + 100 drone) tarihi ama simgesel kaldı.
  • Gerçek anlamda “etkili karşılık”, stratejik hedeflere isabet, ekonomik baskı, vekil saldırılar ve siber hamleleri içeren entegre bir kombinasyonla mümkün.
  • Ancak halihazırda İran’ın bu kapasiteyi tam anlamıyla uygulama olanağı sınırlı, büyük risk taşıyor.

Teorik olarak İran'ın, İsrail Başbakanı’nı, Savunma Bakanı’nı, Genelkurmay Başkanı’nı, Nükleer tesislerini ve Hava üslerini doğrudan ve başarılı bir şekilde hedef alması, İsrail’in kendisine yaptığı saldırının eşdeğeri hatta daha ötesi bir cevap olurdu.

1. Etki: Neredeyse Mutlak Caydırıcılık ve “Gövde Gösterisi”

Bu ölçekte bir saldırı:

  • İsrail devletinin askeri ve siyasi belkemiğine yönelmiş olur.
  • İran’ın hem kabiliyetini hem kararlılığını dünyaya gösterir.
  • İsrail halkında büyük güvenlik sarsıntısı yaratır.
  • İran iç kamuoyunda büyük bir zafer duygusu uyandırır.

Psikolojik ve stratejik olarak maksimum etki sağlar. "Gerçekten karşılık verildi" algısı oluşturur.

2. Fiilî Zorluk: İran Bu Saldırıyı Gerçekten Yapabilir mi?

Teknik Zorluklar:

  • İsrail’in hava savunması (Demir Kubbe, David’s Sling, Arrow 3) son derece gelişmiş.
  • İsrail hava sahasına İran’ın doğrudan füze veya İHA sokması çok zor.
  • Hedeflerin çoğu çok iyi korunuyor ve yerleri sürekli değişiyor (özellikle devlet adamları).
  • İran'ın elindeki uzun menzilli füzelerin isabet oranı düşüktür; hassas vuruş yapmaları teknik olarak zayıftır.

İstihbarat ve Koordinasyon:

  • İran, İsrail'in en üst düzey liderlerini hedef alabilecek kadar yerel istihbarata ve anlık bilgiye sahip değil.
  • Bu tarz operasyonlar ancak çok yüksek düzeyde casusluk ve teknoloji ile yapılabilir (İsrail bunu İran’da başardı; İran tersini henüz başaramadı).

3. Sonuçlar: Topyekûn Savaş ve Varoluşsal Risk

Böyle bir saldırı durumunda:

  • İsrail muhtemelen topyekûn savaş ilan eder.
  • ABD ve bazı Batılı ülkeler İsrail’in yanında savaşa doğrudan dahil olabilir.
  • İsrail, İran’ın nükleer altyapısını ve rejim merkezlerini tamamen yok etmeye çalışır.
  • İran’ın büyük şehirleri ağır bombardımana uğrayabilir.

Bu senaryo, yalnızca “karşılık” değil, karşılıklı yıkım riski taşır. İran böyle bir adımı atarsa, kendisi de bedelini rejimin bekasıyla ödemeye hazır olmalıdır.

Savaş sebebi olarak görünen gerçekliğin arkasında gizli sebep nedir?

İsrail ile İran arasındaki savaş gerilimi, görünenin ötesinde derin stratejik, jeopolitik ve tarihî nedenlere dayanıyor. Yani yüzeyde görünen "nükleer tehdit" ya da "misilleme hakkı" aslında birer gerekçe, gerçek sebep daha derinlerde.

1. Bölgesel Hegemonya Mücadelesi

  • İran ve İsrail, Orta Doğu’da en güçlü iki kutup olmak için rekabet ediyor.
  • İran, Suriye, Lübnan, Irak ve Yemen’de etkisini yaymak istiyor. Bu, İsrail’in güvenlik kuşağını tehdit ediyor.
  • İsrail, İran’ın bu yayılmacı politikasını erken safhada kırmak istiyor.

Gizli sebep: Orta Doğu’da kim “oyun kurucu” olacak sorusunun cevabı için savaşılıyor.

2. Nükleer Silahlar Bahane, Rejim Değişikliği Hedefi

  • İsrail, İran’ın nükleer silaha sahip olmasından çok, devrimci Şii rejimin güçlenmesinden rahatsız.
  • İran’ın nükleer silahı olmasa bile ideolojik yayılması (örneğin Hizbullah üzerinden) İsrail’i tehdit ediyor.
  • İsrail ve Batı, bu rejimi zayıflatmak istiyor.

Gizli sebep: İran’daki teokratik rejimi zayıflatmak veya çökertmek uzun vadeli hedef olabilir.

3. Enerji Koridorları ve Küresel Ekonomi

  • İran, Çin’in “Bir Kuşak Bir Yol” projesinde kilit ülke. Bu durum ABD-İsrail cephesini rahatsız ediyor.
  • İran’ın Çin ve Rusya ile yaptığı enerji ve altyapı anlaşmaları, Batı’yı bölgede ekonomik olarak etkisizleştirme riski taşıyor.
  • İsrail ise Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarıyla Avrupa’nın enerji alternatifi olma planı yapıyor.

Gizli sebep: Enerji pazarında üstünlük ve Çin-Rusya etkisini kırma çabası.

4. Toplumsal ve İç Siyasi Dikkat Dağıtma Aracı

  • İran’da halk ekonomik kriz, yolsuzluk ve baskıcı rejime karşı rahatsız. Rejim içeride zayıflıyor.
  • İsrail’de de Netanyahu hükümeti ciddi iç krizler yaşıyor: protestolar, yolsuzluk davaları, siyasi kutuplaşma.
  • Savaş, her iki hükümete de içeride birliği sağlama ve dikkatleri dışa çekme fırsatı veriyor.

Gizli sebep: Rejimlerin iç meşruiyetini yeniden üretme çabası.

5. Yeni Dünya Düzeni Mücadelesi (ABD-Çin-Rusya-İran Ekseninde)

  • Bu savaş, sadece İran ve İsrail arasında değil; küresel blokların çatışma alanı.
  • İran Çin ve Rusya’yla yakın, İsrail ise ABD ile güçlü bir ittifak içinde.
  • Bu durum, Orta Doğu’yu yeni soğuk savaşın sıcak cephesi haline getiriyor.

Gizli sebep: ABD’nin bölgedeki hâkimiyetini koruma, Çin-Rusya’nın yayılmasını önleme.

6. Dini ve Mezhepsel Derinlik (Şii-Hahamî Güç Mücadelesi)

  • İran, kendini İslam dünyasının öncüsü olarak konumlandırıyor. Şii eksenli bir ideolojik yayılma iddiası var.
  • İsrail ise Yahudi kimliğiyle “Tanrı'nın seçilmiş halkı” savunusunu stratejiye dönüştürüyor.
  • Bu iki devletin varlık temelleri dini meşruiyet ve kurtarıcı ideolojiye dayanıyor.

Gizli sebep: İdeolojik ve metafizik düzlemde yürütülen bir üstünlük savaşı.

Sonuç:

Yüzeyde “İran nükleer silah yapıyor, İsrail kendini koruyor” gibi görünen bu savaş, aslında:

  • Bölgesel egemenlik mücadelesi,
  • Rejimler arası ideolojik ve siyasi rekabet,
  • Küresel güç bloklarının satranç hamlesi,
  • Ve halkın gözünü asıl meselelerden uzaklaştırma girişimiyle ilgili.

Sırada ne var?

İran-İsrail krizinde “sırada ne var?” sorusu, artık yalnızca askeri değil; diplomatik, psikolojik, ekonomik ve bölgesel birçok alandaki gelişmeleri kapsıyor. Bu krizin nereye evrileceğini anlamak için şu olasılıklar mevcut:

Özetle

Tarih / Süre

Somut Beklenen Gelişme

13–16 Haziran (bugün +3 gün)

İran destekli gruplar (Hizbullah, Husiler, Irak milisleri) aracılığıyla İsrail'e yeni saldırılar yapılabilir.
İsrail, yeni İran hedeflerini vurabilir (füze rampaları, radarlar).

17–20 Haziran

İran ikinci bir doğrudan balistik füze/dron saldırısı başlatabilir (özellikle Negev, Dimona civarı hedef alınabilir).
İsrail bu saldırılara karşı geniş çaplı hava operasyonları başlatabilir.

21–27 Haziran

ABD'nin Irak, Ürdün ve Körfez'deki üslerine saldırı riski artar.
ABD buna sınırlı askeri tepki verebilir.

Haziran sonu (28–30)

İran, uranyum zenginleştirme faaliyetlerini açıkça hızlandırabilir veya NPT yükümlülüklerini askıya aldığını ilan edebilir.

Temmuz ilk haftası

BM Güvenlik Konseyi ve AB arabuluculuğunda ateşkes çağrıları. İsrail iç kamuoyunda erken seçim baskısı artabilir.

Temmuz ortası–sonu

Geniş çaplı savaş değilse bile, sürekli düşük yoğunluklu çatışma (Low-Intensity Conflict) dönemine girilmiş olur.


 


İsrail'i ne durdurabilir?

1. ABD Baskısı ve Askeri Destek Koşulları

İsrail’in en büyük müttefiki ABD’dir. Şu anda hava savunma sistemleri (Iron Dome ve Arrow 3) gibi destekler sağlanıyor.
Eğer İsrail’in operasyonları “bölgesel savaşı” tetiklemeye başlarsa, ABD Kongresi veya Beyaz Saray bu desteği sınırlandırabilir ya da tamamen kesebilir.
Bu baskı İsrail'in askeri kapasitesini doğrudan etkiler.

2. Uluslararası Diplomatik Yalıtım

İsrail hâlihazırda BM’de ve AB’de ağır eleştirilere maruz kalıyor.
İngiltere ve Fransa gibi müttefikleri bile, "ateşkes" çağrısı yapıyor.
Eğer BM Güvenlik Konseyi'nde daha sert kararlar alınırsa (örneğin yaptırımlar, silah ambargosu), Tel Aviv uluslararası alanda izole olabilir.

3. İran’dan veya Müttefiklerinden Ölümcül Misilleme

İsrail’in devam eden saldırıları Hizbullah, Haşdi Şabi, Suriye ve Yemen'deki İran yanlısı unsurları daha aktif hale getiriyor.
Eğer Tel Aviv, Haifa veya Dimona gibi stratejik şehirlerde ağır kayıplar yaşarsa, İsrail kamuoyu veya karar vericileri geri adım atabilir.
Özellikle nükleer veya kimyasal risk taşıyan misilleme tehdidi caydırıcı olabilir.


4. Ekonomik Baskılar

Savaş, İsrail borsasında çöküşe, turizm ve teknoloji yatırımlarının kaçmasına neden oldu.
Eğer savaş devam ederse, İsrail'in enerji ve ticaret yolları tehlikeye girer.
Uluslararası finansal kuruluşlar kredi veya SWIFT gibi sistemleri sınırlayabilir.

5. İsrail İç Politikası ve Kamuoyu

İsrail halkı savaşın “güvenlik mi, yıkım mı” olduğuna dair bölünmüş durumda.
Özellikle yüksek can kaybı, sığınaklarda yaşam, ve güvenlik zafiyeti durumları halkı hükümete baskı yapmaya zorlayabilir.
Netanyahu üzerindeki yolsuzluk davaları ve koalisyon zayıflıkları da kontrolü zorlaştırıyor.


6. İran’ın ‘Beklenmedik’ Adımı

İran, diplomatik olarak Çin, Rusya ve Türkiye gibi ülkeleri arabulucu olarak masaya çekebilirse;
Yahut nükleer faaliyetlerini tamamen durdurduğunu ilan ederse, İsrail üzerindeki gerekçelerden biri ortadan kalkabilir.


SONUÇ:

İsrail’i durdurabilecek en güçlü etki: ABD’nin desteğini geri çekmesi veya İçeriden kamuoyu baskısı ve ekonomik çöküş riskiyle yüzleşmesi olur.
Aksi halde, operasyonun sınırlı ama devam eden şekilde sürmesi muhtemeldir.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

IŞİD'in Misyonu

Isgal ve Soykırım – Israil Filistin Savası